Mustafa Kemal ****** kahve içmeyi çok severmiş ..kendisine ve gelen misafirlerine kahve pişiren bu hizmeti yıllardır yapmakta olan görevli Ahmet efendi yine birgün ****** çalışma odasındayken kahvesini getirmiş bırakmış tam dönmüş giderken ****** Ahmet efendiye seslenmiş
-sana birşey soracagım nice zamandır.. ama hep unutuyorum Ahmet efendi
-buyur paşam
-Ahmet efendi sen hergün her gece misafirlerime kahve yapıp ikram
ediyorsun ellerine saglık güzel de yaparsın bilirim..
-afiyet olsun paşam ..
-Ama benim anlamadıgım birşey var hep merak ederim..o kadar kişiye nasıl içeceklerini soruyorsun kimi sade kimi orta kimiyse şekerli istiyor
-evet paşam öyle istiyorlar
-peki sen bunları nasıl kafanda tutuyorsun..sayısını sormuyorum haa.. kimin hangisini istedigini unutmadan nasıl aklında tutuyorsun ..gidip yapıp getiriyorsun şaşırmadan servis yapıyorsun..işte bunu hep merak ederim deyince..
-paşam o iş çok kolay .deyince ****** şaşkınlıkla
-nasıl kolay yaa Ahmet efendi zaman zaman çok kalabalık oluyor deyince
-paşam ben ''sadece sizi ciddiye alıyorum ''demiş
-nasıl yani Ahmet efendi
-paşam siz kahveyi sade içersiniz bende sizinkini sade yapıp digerlerinin kısmetine ne gelirse servis yapıyorum herkeste afiyetle içiyor demiş..sizin huzurunda kimin ne haddine kahvemin şekeri tutmamış olmamış demek paşam..deyince
******ün hoşuna gitmiş bu cevap ve çok gülmüş..
işte ******'ün zeki kahvecisi..